7 Mayıs 2012 Pazartesi
Doğum Günü
Hanımlar, nesilleri sizler doğuruyor ve yetiştiriyorsunuz ve en çok bu sebeple cennet sizlerin ayaklarınızın altındadır. Sizi sizden(bizden) çekip alan 'modernite' asal fonksiyonlarınızdan en önemlisini ört bas etmeye çalışıyor. Annelik... Her kadın anne olarak doğar, çocukların-nesillerin hem mütaahhiti hem de asıl mimarıdır. Hanımlar, doğaları gereği incedirler, narindirler, düzen getiricidirler. Yani o meşhur sözle, cinsi lâtiflerimiz. Birer haz makinesine dönüşmek/dönüştürülmek ise insanı boyutsuz görmek bir yana basbayağı küçümsemektir. Çocuk da yaparım kariyer de diyebilen neyse de, ne evliliğiymiş ne çocuğuymuş diyen, hem kendini inkar hem de, insan nesline yazık eder.Ruhun cinsiyeti yok lakin bedenlerimizin ger(ç)eği var ve icra edilmeyen her fonksiyon (evlenmeyen/cocuk sahibi olmayan) bedenî ve toplumsal hastalıkların müsebbibi oluyor. 'İlkel(li)liğe övgü vaktidir, sizi kendilerine benzeten meta haline getiren (maalesef erkek) egemen güç farkında olmadan kendi cebinden çalmış ve aslında toplumu(ları) dinamitlemiş oluyor. Her zalim de her alim de bir anneden doğuyor ve dahası istemiş olsa da olmasa da legal ailede sağlıklı birey olabiliyor. Naçizane derim ki, ince eleyip sık dokuyayım derken geri gelmeyecek zamanı ah demeden önce iyi değerlendirmeli. Eş adaylarınızı bulduğunuzda (açıklamaya muhtaç biliyorum) çok acele etmeyin tabi ama çok da gevşek davranmayın. Sonu yok bir yolun sonsuz varyasyonları olan suretlerden bir surette karar kılın ve vakitlice evlenin derim. Annenizi bir an önce anlamaya başlayın, devlet adamlarınızı bir an önce doğurun... Doğanızı sık sık hatırlayın ve buna göre sizi ve ailenizi örselemeyecek meslekler-roller seçin. Batı'nın bir türlü dibini bulamadığı için psikiyatri kurumunu inşa ettiği virajlarda sürüklenmeyelim. Ey doğunun güneşiyle beslenmiş anne'm, durma da kurtar BİZ'i. Beyler, bizim için söylenebilecekleri biz biliyoruz. Her Hanım potansiyel anne'dir. Hep insanlığa gebedir ve hep o doğurur Biz'i . Hani o şikayet edip durduğumuz şeylere yeniden bakıp ne kadar dahlimiz var düşünme vaktidir. Hedonist (tamamen zevk odaklı) bir hayatın ruhu bedeni yaralıları haline getirmemeli hanımefendilerimizi. Ve bacılarımızı öz bacılarımızı analarımızı düşünmeli her adımdan önce.
28 Mart 2012
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder